kadının gidişi

arkadan bakan ibnedir

teoman'ın en iyilerinden bir sabah uyanınca derdin, yoksam yanında kalk sor kendine bu kadın nerede diye bir sabah uyanınca o yalnız yatağında bak gör aynaya eserinle gurur duy bir daha benle gülen, ağlayan o kadın nerde şimdi diye haykır tüm sesinle yastıklara sarılırken ismimi fısıldayan bazen şarkı mırıldanan o ses yok, gülüş yok danset sessizlikle ses duyamazsın iz bulamazsın kadının gidişi sessiz olur derdin inanmazdım uyanamazsın başka kollarda kadının gidişi sessiz olur derdin inanmazdım

'hey yavrum be şu göte bak' tepkisi vermeye neden olabilir.

teoman'ı çok severim bu şarkıyı da çok seviyorum söylerken o duyguyu verebildiğine inanıyorum. "ses duyamazsın , iz bulamazsın. kadının gidişi sessiz olur derdin inanmazdım."

"eserinle gurur duy bir daha"

"ses duyamazsın iz bulamazsın kadının gidişi sessiz olur derdin inanmazdım uyanamazsın başka kollarda kadının gidişi sessiz olur derdin inanmazdım"

Bir kadın gidiyorsa kalbini, ruhunu ve aklını alıp gider. Basitçe bir düşünceyle gitmez. Erkek gibi bir hevesle, sıkılmışlıkla gitmez. Tartar, ölçer biçer her şeyi. Bir kadının gidişi kesinliği belli eder. Zorla tutamazsınız kadını. Bedenini tutsanız da onun aklı ruhu çoktan gitmiştir. Aklı ve ruhu gitmiş kadın da en büyük acıları yaşatır. O sebeple gitmeden önce ne yapılıyorsa. Yıllar önce bir kadının gidişinin ardından çok bakmıştım, çok üzülmüştüm. İlk başlarda onu suçladım, ona yükledim her şeyi ama sonraları anladım. Zorlasam kalması için çoktan başlamıştı her şeyiyle adımlar atmaya.